Selçuk Coşkun kimdir? Selçuk Coşkun kitapları ve sözleri

selcuk-coskun-kimdir-selcuk-coskun-kitaplari-ve-sozleri-292395.jpg
Abone Ol
Daha Fazla

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Öğretim Görevlisi Selçuk Coşkun hayatı araştırılıyor. Peki Selçuk Coşkun kimdir? Selçuk Coşkun aslen nerelidir? Selçuk Coşkun ne zaman, nerede doğdu? Selçuk Coşkun hayatta mı? İşte Selçuk Coşkun hayatı…

Öğretim Görevlisi Selçuk Coşkun edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Selçuk Coşkun hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Selçuk Coşkun hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Selçuk Coşkun hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları…

Doğum Tarihi:

Doğum Yeri: 1966 Bayburt

Selçuk Coşkun kimdir?

Bayburt Üniversitesinde İlahiyat Fakültesi Dekanlığı yapmış olan Prof. Dr. Selçuk Coşkun ; İköğrenimini Gümüşhane’de, İmam Hatip Lisesini ise Bayburt’ta bitirdikten sonra, 1984–1989 yılları arasında Erciyes Üniversitesi ve Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültelerinde lisans öğrenimi gördü. 1989 yılında Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Hadis Anabilim Dalında araştırma görevlisi olarak göreve başladı. 1991 yılında “Hz. Peygamber’in Sünnetinde Yetişkinlerin Eğitimi” teziyle yüksek lisansını bitirdi. 1993 yılında, bir müddet Mısır’da bulundu. 1996 yılında “Bir Eğitimci Olarak Hz. Peygamber’in İnsan Telakkisi” teziyle doktorasını verdi. 2000–2001 Öğretim yılında Kırgızistan Oş Devlet Üniversitesi İlahiyat Fakültesinde Bölüm başkanı ve öğretim üyesi olarak çalıştı. 2005 yılında doçent olan Coşkun, 2010 yılında Profesör oldu. Prof.Dr. Selçuk Coşkun, Hadis Anabilim Dalı başkanlığı, Temel İslam Bilimleri Bölüm Başkan Yardımcılığı, Bölüm Başkanlığı, Fakülte Kurulu üyeliği, Fakülte Yönetim Kurulu üyeliği, Dergi editörlüğü, Sosyal Bilimler Enstitüsü Yönetim Kurulu üyeliği gibi idari görevlerinin yanında, çeşitli sempozyumların sekretaryasını yürüttü. Hz. Peygamber’in İnsan Anlayışı, Sünnet ve Gelenek, Hadise Bütüncül Bakış gibi eserlerinin yanı sıra, yayımlanmış çok sayıda makale ve tebliği bulunmaktadır.

kaynak: http://www.on5yirmi5.com/biyografi/guncel/olaylar/121804/selcuk-coskun-kimdir.html

Bayburt Üniversitesinde İlahiyat Fakültesi Dekanlığı yapmış olan Prof. Dr. Selçuk Coşkun ; İköğrenimini Gümüşhane’de, İmam Hatip Lisesini ise Bayburt’ta bitirdikten sonra, 1984–1989 yılları arasında Erciyes Üniversitesi ve Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültelerinde lisans öğrenimi gördü. 1989 yılında Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Hadis Anabilim Dalında araştırma görevlisi olarak göreve başladı. 1991 yılında “Hz. Peygamber’in Sünnetinde Yetişkinlerin Eğitimi” teziyle yüksek lisansını bitirdi. 1993 yılında, bir müddet Mısır’da bulundu. 1996 yılında “Bir Eğitimci Olarak Hz. Peygamber’in İnsan Telakkisi” teziyle doktorasını verdi. 2000–2001 Öğretim yılında Kırgızistan Oş Devlet Üniversitesi İlahiyat Fakültesinde Bölüm başkanı ve öğretim üyesi olarak çalıştı. 2005 yılında doçent olan Coşkun, 2010 yılında Profesör oldu. Prof.Dr. Selçuk Coşkun, Hadis Anabilim Dalı başkanlığı, Temel İslam Bilimleri Bölüm Başkan Yardımcılığı, Bölüm Başkanlığı, Fakülte Kurulu üyeliği, Fakülte Yönetim Kurulu üyeliği, Dergi editörlüğü, Sosyal Bilimler Enstitüsü Yönetim Kurulu üyeliği gibi idari görevlerinin yanında, çeşitli sempozyumların sekretaryasını yürüttü. Hz. Peygamber’in İnsan Anlayışı, Sünnet ve Gelenek, Hadise Bütüncül Bakış gibi eserlerinin yanı sıra, yayımlanmış çok sayıda makale ve tebliği bulunmaktadır.

Selçuk Coşkun Kitapları – Eserleri

  • Hadise Bütüncül Bakış
  • Kavramsal ve Olgusal Açıdan Sünnet-Gelenek İlişkisi
  • Hz. Peygamber’in İnsan Anlayışı Bir Eğitimci Olarak

Selçuk Coşkun Alıntıları – Sözleri

  • Hadisi hayatımıza nasıl uygulamalıyız? Sorusu, esasen Müslümanların en büyük problemidir. Bu da hadisin bağlayıcılığı meselesidir. (Hadise Bütüncül Bakış)
  • Tarihte ehl-i hadis ve ehl-i rey vardı ve bu önyargılı kabul, onların hadis değerlendirmelerine bir şekilde yansıyordu. Şimdi de aynı işlevi gören ileri-gerici muhafazakar-modernist gibi spekülatif kavramlar bulunmakta ve bunlar bir şekilde hadis değerlendirmelerini etkileyen önyargıları oluşturmaktadır. (Hadise Bütüncül Bakış)
  • Konu hadis olunca, ilk kaynağına (Rasulullah) nisbetinin sahih olup olmadığının en önemli ölçeği Kur’an olacaktır. (Hadise Bütüncül Bakış)
  • Bir hadisin senedindeki raviler adalet ve zabt sahibi olabilirler. Ancak bunlar, birbirleri ile muasır ve mülaki de olabilirler. Ancak ravilerin bu durumu, ilgili hadisin kaynağına nisbetinin kesin olduğu anlamına gelmemektedir. Zira “hafıza i beşer nisyan ile ma’lüldür” (Hadise Bütüncül Bakış)
  • Zira peygamberler, insanlığın ilk eğitim önderleridir. (Hz. Peygamber’in İnsan Anlayışı Bir Eğitimci Olarak)
  • Bazı önyargılar, zaman zaman birtakım sloganik ifadeleri temsil edilmeye çalışılırlar. Özellikle,hadisle bağlantılı olarak “ehl-i rey ve ehl-i hadisi” bu kategoride değerlendirmek mümkündür. Aslında kelime anlamı ile fazla bağlantılı olmayan ve daha çok arka planında Arap-mevali ya da mutezile- ehl-i sünnet çatışmasının olduğu belirtilen bu iki anlayışa, bazı önyargıların neden olduğu ve daha sonra da bu kavramların bizatihi kendilerinin önyargılara neden olduğu düşünülebilir. (Hadise Bütüncül Bakış)
  • Hadis metinlerinin Hz. Peygamber’e ait olup olmadığına hükmetmede aklın önemi kabul edilmekle beraber, “hangi akıl?” sorusu da sorulmalıdır. (Hadise Bütüncül Bakış)
  • Bir takım kelimeler vardır ki, bunlar, bir dilden başka bir dile nakledildiğinde, onun önceki dilde kapsadığı anlamında bazı kaymalar, daralmalar ve hatta genişlemeler olur. Mesela, “ukala” kelimesi, arapça da, “akıllılar” anlamına gelmekteyken, Türkçeye “bilgiçlik taslayan kimse” anlamını alarak geçmiştir. (Hadise Bütüncül Bakış)
  • Doğumla başlayıp ölümle biten hayat sürecinde insanın diğer varlıklara nazaran önemli bir yanı vardır: Öğrenmeye olan ihtiyacı ve bu konudaki kabiliyeti. (Hz. Peygamber’in İnsan Anlayışı Bir Eğitimci Olarak)
  • …Halkımız, hadis bilgisinin büyük bölümü kulaktan dolma bilgilerle elde etmektedir.
    …Halkı tanımadan, hangi konunun nerede, ne zaman nasıl anlaşılacağını kestirmek güçleşir. Bu problemin bizce en büyüğü, toplumun ilahiyatçılara karşı kapanması ve onlardan gelecek her türlü bilgiyi reddetmesi ihtimalidir. (Hadise Bütüncül Bakış)
  • “Resûlullah (S.A.S.) ‘ın yanından bir cenaze geçti de ona ayağa kalktı, kendisine onun bir Yahudi olduğu söylenince, “O da bir nefis değil miydi? cevabını verdi”. (Hz. Peygamber’in İnsan Anlayışı Bir Eğitimci Olarak)
  • Ruh, kendi başına yaratanına yol bulur. Yaratılmış olduğu için başlangıcı vardır ama sonu yoktur. (Hz. Peygamber’in İnsan Anlayışı Bir Eğitimci Olarak)
  • İncelenen hadis, sened ve metin açısından sahih olsa bile, onun hangi şartlarda ve bağlamda söylendiği hadisle amel edilip edilmemesi konusunda belirleyici olacaktır. (Hadise Bütüncül Bakış)

Bu Yazıya Tepki Ver

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap