Polonya doğumlu Alman marksist politika teorisyeni, filozof ve devrimci Rosa Luxemburg hayatı araştırılıyor. Peki Rosa Luxemburg kimdir? Rosa Luxemburg aslen nerelidir? Rosa Luxemburg ne zaman, nerede doğdu? Rosa Luxemburg hayatta mı? İşte Rosa Luxemburg hayatı… Rosa Luxemburg yaşıyor mu? Rosa Luxemburg ne zaman, nerede öldü?
Polonya doğumlu Alman marksist politika teorisyeni, filozof ve devrimci Rosa Luxemburg edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Rosa Luxemburg hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Rosa Luxemburg hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Rosa Luxemburg hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları…
Doğum Tarihi: 5 Mart 1871
Doğum Yeri: Zamosc, Polonya
Ölüm Tarihi: 15 Ocak 1919
Ölüm Yeri: Berlin, Almanya
Rosa Luxemburg kimdir?
Polonyalı Marksist, filozof, ekonomist, savaş karşıtı aktivist ve devrimci sosyalistti. 28 yaşında Alman vatandaşı oldu.
1871 yılının (bazı kaynaklara göre 1870) 5 Mart’ında Yahudi bir ailenin çocuğu olarak Polonya’da doğdu. Daha genç yaşlarında sosyalizmle tanıştı ve dönemin solcu gruplarında yer aldı. Daha 18 yaşındayken içinde bulunduğu gruplar ve politik görüşü yüzünden İsviçre’ye kaçmak zorunda kaldı. 1889’da Zürih Üniversitesi’ne girdi. Burada felsefe, tarih, politika, ekonomi ve matematik öğrenimi gördü, hayatında büyük etki bırakacak isimlerle tanıştı.
1890 yılında Bismarck’ın sosyal demokrasiyi yasaklayan kanunun lağvedilmesi ardından, sosyalist parlamentoya girdi. Parlamentoya giriş, dönemin sosyal demokratlarının devrimci uçtan uzaklaşmasına ve parlamentoda daha etkin olabilmek için çalışmasına neden oldu. Bu, Rosa Luxemburg’un da dahil olduğu devrimci görüş çizgisindekileri rahatsız etmekteydi. Bu sırada Zürih’te öğrenim görmeye devam eden Rosa 1898 yılında doktorasını tamamladı. Özgür bir Polonya için çalışmalarına devam etse de, onun kafasındaki tabloda Almanya, Avusturya ve Rusya’da devrim gerçekleştiği takdirde Polonya özgür olabilirdi. Bu tablo milliyetçi bir çizgi çizen Polonyalı sosyalist grupların ve Polonya Sosyalist Partisi’nin ondan daha da uzaklaşmasına neden oldu. Daha sonra bu görüşleri Rus sosyalist çevrelerle de ilişkisinin bozulmasına yol açacaktı.
1898 yılında Gustav Lübeck ile evlenerek Berlin’e taşındı, Alman vatandaşlığı kazandı. SPD’nin (Almanya Sosyal Demokrat Partisi) aktif bir üyesi oldu. 1900 yılına gelindiğinde Luxemburg’un fikirleri tüm Avrupa’da sosyalist çevrelerde büyük yankı uyandırmakta, yazdığı makaleler ilgi görmekteydi. Özellikle Eduard Bernstein’in düşüncelerine getirdiği eleştiriler ile öne çıkıyordu. Alman militarizminin yükselen değer olması Luxemburg’u ziyadesiyle rahatsız ediyordu, bu konuda partiyle de ters düşmüştü. 1904 ile 1906 yılları arasında siyasi faaliyetleri ve görüşleri nedeniyle üç kez hapse girdi. Aldığı hapis cezaları onu yıldırmadı, faaliyetlerine devam etti. SPD’nin eğitim merkezlerinde Ekonomi ve Marksizm öğretmeye başladı.
Savaşın başlamasıyla esen milliyetçi rüzgâr SPD’nin de milliyetçi eğilime yönelmesine neden oldu, ki bu Luxemburg’un fikirleri ile tamamen tezatlık oluşturuyordu bu sebeple partiyle olan tüm ilişkisini kesti. 5 Ağustos 1914’te Karl Liebknecht ile beraber Internationale grubunu kurdu. 1 Ocak 1916’da grubun adı Spartaküs Birliği (Spartakistler – Almanca Spartakusbund) oldu. Luxemburg, Bolşevik önder Lenin’in I.Dünya Savaşı’na karşı çıkmasını destekleyerek tüm halkların emperyalist hükümetlerine kaşı mücadele etmesi gerektiğini savundu. Almanya’da Grubun devlete karşıt tutumu yüzünden 28 Haziran 1916’da Luxemburg hapis cezasına çarptırıldı. Hapiste geçirdiği yıllarda birçok makale kaleme aldı. Özellikle Rus devrimi üzerine yazdıkları ve Bolşeviklere getirdiği eleştiriler çarpıcıdır.
1918 Kasım’ında Luxemburg hapisten çıktı. Faaliyetlerine devam etti ve Liebknecht ile birlikte Alman Komünist Parti’sini kurdu. 15 Ocak 1919’da Rosa Luxemburg, Karl Liebknecht ve Wilhelm Pieck, Freikorps tarafından tutuklandılar, Pieck kaçmayı başarırken Luxemburg ile Liebknecht yedikleri darbelerle bilinçlerini kaybettiler. Berlin, 15 Ocak 1919 gecesi. Rosa Luxemburg ve Karl Liebknecht, tutuldukları Eden otelinden çıkarıldılar. , Luxemburg, er Otto Runge tarafından tüfeğini dipçiği ile başına vuruldu, arabaya taşındı. Araç Landwehr kanalına doğru yola çıktı, ardından Teğmen Kurt Vogel ya da Teğmen Hermann Souchon tarafından başından vuruldu. Cesedi Berlin’in Landwehr Kanalına bir köprüden atılmıştı. Liebknecht ise Tiergarten’de vuruldu, cesedi isimsiz olarak morga getirildi ve ölü vücudu nehre atılmış Liebknecht de başından yediği kurşunlarla öldürülmüştü.
Eserleri
Gesammelte Werke (“Toplu Çalışmaları”), 5 cilt, Berlin 1970-1975.
Gesammelte Briefe (“Toplu Mektupları”), 6 cilt, Berlin 1982-1997.
Politische Schriften (“Politik Yazıları”), 3 cilt, Frankfurt am Main 1966.
Kaynak: https://tr.wikipedia.org/wiki/Rosa_Luxemburg
Rosa Luxemburg Kitapları – Eserleri
- Sevgiliye Mektuplar
- Rus Devrimi
- Hapishane Mektupları
- Türkiye Üzerine Yazılar
- Rosa Luxemburg Kitabı
- İktisat Nedir?
- Ulusal Sorun
- Sermaye Birikimi
- Spartakistler Ne İstiyor?
- Sosyal Reform mu Devrim mi?
- Tolstoy’un Yolu
- Siyasal Yazılar
- Grevler, Sendikalar, Partiler
- Toplumsal Reform ya da Devrim & Kitle Grevi, Parti ve Sendikalar & Teori ve Pratik
- Devrimin Güncelliği & Lenin’le Tartışmalar & Örgütlenme ve Demokrasi
- Kitle Grevleri
Rosa Luxemburg Alıntıları – Sözleri
- Daha şimdiden baharın sevinci var içimde, yaşadıkça bıkılmayan, tam tersine, her geçen yıl değeri öğrenilen, sevilen biricik şey bahar zaten. (Hapishane Mektupları)
- Kitleler karmaşık ve uzun vadeli düşüncelerle uğraşmazlar. (Türkiye Üzerine Yazılar)
- neden insanlar başkalarının yazgısını saptama gücüne sahip olsunlar? (Hapishane Mektupları)
- Uzun yaşamındaki başarısının asıl kaynağı, aynı zamanda insan yaşamının “gerçeğini” aramakta gösterdiği yorulmak bilmez gayretleri ve bu yönde kurduğu hayallerdir. (Tolstoy’un Yolu)
- İç pazar, kapitalist üretim açısından kapitalist pazardır; kendi ürünlerinin alıcısı ve kendi üretim unsurların kaynağı olması nedeniyle kapitalist üretimin kendisidir . Sermaye açısından dış pazar, kendi ürünlerini emen ve ona üretici mallar ve işgücü sunan, kapitalist olmayan toplumsal çevredir. (Sermaye Birikimi)
- Bu savaşta, her zaferden ve her yenilgiden sonra emperyalizm ve onun uşağı militarizm yeniden orta ya çıkacaktır. Bunun sadece bir tek istisnası olabilir. Uluslararası proletaryanın devrimci müdahalesinin önceki hesapların hepsini alt üst etmesi. (Rosa Luxemburg Kitabı)
- “Açık ki, bugün kendi kaderini tayin söylemi ve uluslararası sosyalizme en büyük tehditi oluşturan milliyetçi hareketler Rus Devrimi ve Brest görüşmeleriyle birlikte olağanüstü bir biçimde güç kazandılar.” (Rus Devrimi)
- Bernsteincı kuram oportünizme bir zemin yaratmanın ilk ve aynı zamanda son çabasıydı. Son çaba çünkü, bernsteincı sistemde bilimsel sosyalizmi negatif yadsımada olduğu kadar, el altındaki bütün kuramsal karmaşanın pozitif olarak bir araya getirilmesinde o kadar ileri gitti ki, artık kendisine yapacak bir şey kalmadı. Bernsteincı kitap aracılığıyla oportünist kuram gelişimini (ve praksiste militarizm sorunundaki somurtkan tavrıyla) tamamladı, son sonuçlarını çıkardı. (Sosyal Reform mu Devrim mi?)
- Okuyormusun?okumalisin,sana yalvaririm.insan akil ve sinir sistemini yalniz boyle koruya bilir (Rosa Luxemburg Kitabı)
- Çok doğal : İngiliz sermayesinin Hint topluluklarına
ekonomik destek sağlama ya da yaşamalarına yardımcı olma
gibi bir amacı yoktu. Tam tersine, onları yoketmeye
ve üretici güçlerinden yoksun bırakmaya çalışıyordu. Biri kimin
gemlenmemiş hırsı, el koyma içgüdüsü, doğası gerekli
konjonktürlerle» yaşar ve yarını düşünemez. Daha eski
bir uygarlığın ekonomik anıtlarının değerini anlayabilecek
kadar uzak görüşlü değildir . Son zamanlarda kapitalist
girişimin ilerletilmesi için Nil’de büyük ölçekli bir baraj
sistemi kurmakla görevlendirilen İngiliz mühendisleri ,
aptalca bir dargörüşlülüğün Hindistan’da çürümeye terkettiğine
benzer bir eski sulama sisteminin izlerini harıl harıl
aradılar. İngilizler ancak 1867 yılında , o yılki korkunç kıtlıkta
yalnız Orissa bölgesinde bir milyon lruji ölüp, Parlamento
dehşete düşüp olaym nedenlerini araştırmaya başladığında,
kendi elleriyle yarattikları soylu eserin sonuçlarının
biraz farkına varmaya başladılar. (Sermaye Birikimi) - asgari programımızın önemsiz bir bölümünü gerçek, asıl asgari programımız haline getirirsek, o zaman bugün asgari program saydığımız şey, nihai hedef olur ve bizim gerçek nihai hedefimiz ise tamamen gerçeklik alanından koparılır ve fiilen “devrimci bir gevezeliğe” dönüşür. (Spartakistler Ne İstiyor?)
- çok çok okuyun. insan zihnen de ilerlemeli. (Hapishane Mektupları)
- Okumalısın, sana yalvarırım! Ciddi kitapları gündelik yaşamın bir parçası haline getirmenin değerini şimdi yeniden anlıyorum. İnsan aklını ve sinir sistemini ancak böyle koruyabiliyor. (Sevgiliye Mektuplar)
- Pierre Loti bir harika, diğer eserleri henüz okuyamadım. 05.08.1916 (Hapishane Mektupları)
- Amerikan mali politikasındaki bu ani değişiklik, parlamentonun
utanmazca çürümesi, büyük iş çevrelerinin hırsını
dayurabilmek için seçimlerin, yasamanın ve basının
açıkıça ve insafsızca kullanılması çağını açtı. insanlığı «kölelik
lekesinden kurtarmak için verilen «soylu savaş» sonrasında
toplumsal yaşanun sloganı «enrichissez-vouz» “‘ oldu.
Zenci kurtarıcısı Yankee , borsada çılgınca spekülasyonla
servet yığınaya yöneldi ; Kongrede kendini kamu topraklarıyla
donattı ; gümrükler ve vergilerle, tekellerle , sahte
hisselerle ve kamu fonlarını çalarak zenginleşti. Sanayi
gelişti. Küçük ya da orta çiftçinin hemen hiç paraya gerek
duymadığı, buğday yedeklerini olgunlaştıkça harmanlayıp
paraya çevirebileceği günler geride kalmıştı . Şimdi , vergilerini
ödeyebilmek için sürekli olarak para, hem de çok
para gereksinmesi içindeydi . Ürününün bütününü hemen
satmaya ve gereksinmelerini hazır mal halinde imalatçılar dan
almaya zorlanıyordu (Sermaye Birikimi) - “Okuyor musun ?
Okumalısın, sana yalvarırım !
İnsan aklını ve sinir sistemini ancak böyle koruyabiliyor.” (Rosa Luxemburg Kitabı) - “Özgür insan, başka türlü karar verme imkanı olan insandır.” (Rosa Luxemburg Kitabı)
- Sınıflı toplumun kaba gerçekliğinin ortasında, sınıf çatışması en uç noktaya ulaşacak kadar keskinleştiğinde, kendi kaderini tayin hakkı burjuva sınıf iktidarının bir aracına dönüştürülüyor. (Rus Devrimi)
- “gerici politikaların taşıyıcıları ‘halk’ olmadı, sadece kendi ülkelerinin işçi sınıfına da büyük bir düşmanlık besleyen burjuvalar ve küçük burjuvalar ‘ulusların kendi kaderlerini tayin hakkını’ karşı-devrimci sınıf politikalarının bir aracı haline getirdiler.” (Rus Devrimi)
- “Bir partinin tarihsel bir anda gösterebileceği tüm cesareti, devrimci ileri görüşlülüğü ve tutarlılığı, Lenin, Troçki ve diğer yoldaşlar en iyi şekilde sergilediler.” (Rus Devrimi)